İçeriğe geç

36 derecede civciv çıkar mı ?

36 Derecede Civciv Çıkar Mı? Bir Çiftlik Hikâyesi

Bazen hayat, karşımıza küçük ama büyük sorular çıkarır. Mesela, bir kuluçka makinesi alıp tavuk yetiştirmeye karar verdiğinizde, karşınıza şu soruyla çıkarsınız: “36 derecede civciv çıkar mı?” Sadece bir soru değil, aynı zamanda bir umut, bir bekleyiş ve bir merakın da özüdür bu.

Hikayemiz, bir çiftin hayallerinin peşinden gitme yolculuğunda geçiyor. Bu yolculuk, sadece sıcaklık ve zamanın ötesinde, sabır ve sevgi gerektiren bir süreçti.

Ahmet ve Zeynep: Çiftlik Hayali

Ahmet, çözüm odaklı, mantıklı ve her işin bir hesaplaması olduğunu bilen bir adamdı. Kendisinin hayatındaki her şeyin bir strateji ve plan doğrultusunda gelişmesi gerektiğini düşünüyordu. Evlerinin arka bahçesinde bir çiftlik kurma fikri, uzun zamandır zihninde vardı. Ama işin içinde yeni doğan civcivler, tavuklar, ve büyüyecek hayvanlar olduğunda, hesaplar hiç de basit değildi.

Zeynep ise farklı bir dünyadan geliyordu. Empatik, ilişki odaklı ve her şeyin bir kalp izi taşıdığına inanan bir kadındı. Ahmet’in işine dört elle sarılmasındaki titizlik onun için önemliydi, ama Zeynep, bunun yanı sıra bir canlının dünyaya gelmesinin de bir tür mucize olduğunu hissediyordu.

Bir gün Ahmet, Zeynep’e gözlerinde büyük bir heyecanla kuluçka makinesini gösterdi. “Bak, Zeynep, burası bizim çiftliğimizin geleceği. Bu makine ile kendi tavuklarımızı yetiştireceğiz. Ama sorum şu, 36 derece civciv çıkar mı? Yani, ideal sıcaklık nedir, nasıl yapmalıyız?” Ahmet’in stratejik bakış açısı, her şeyin doğru şekilde yapılması gerektiği yönündeydi.

Zeynep, bir an sessiz kaldı. Onun için doğru sıcaklık kadar, civcivlerin etrafındaki ortamın, onların bir tür “güvende” hissetmelerinin de önemli olduğuna inanıyordu. “Bilmiyorum, Ahmet… Ama sanırım senin kadar ısrarcı olmazsam, civcivler çıkmaz,” dedi gülerek.

36 Derece: Çıkacak Mı?

Ahmet, Zeynep’in gözlerindeki gücü ve umudu görüyordu. Aslında, Zeynep’in tavuklar ve civcivler hakkında bildiği şeyler Ahmet’in sağlam hesaplarından daha farklıydı. Kuluçka makinesi, ideal koşullarda çalıştığında, civcivlerin çıkması için gereken sıcaklık 37.5 derece civarlarında oluyordu. Ahmet, başlangıçta bu sıcaklığı 36 dereceye düşürmekten çekiniyordu. Sonuçta, bu bir hesap meselesiydi.

Zeynep ise, Ahmet’in her şeyi ince ince hesaplamasına karşın, bir yandan da sevgi ve merhametle yaklaşılacak bir yolculuk olduğuna inanıyordu. Ona göre, sadece sıcaklık değil, tavukların ruhu, onların yeni dünyalarına başlaması için ne kadar güvenli hissedebilecekleri de çok önemliydi.

Zeynep, 36 derece ile başlayacakları bu yolculukta, Ahmet’in titizliğini biraz hafifletmeye çalıştı. “Bırak, bu da bir deneme olsun. Eğer 36 derecede çıkmazsa, başka bir yol deneriz. Ama bu tavuklar burada bizimle olacaklar, bu daha önemli,” dedi.

Ahmet, Zeynep’in yaklaşımını sevmişti. “Tamam, ama bir şartla: Eğer civcivler çıkarsa, benim en büyük başarım olur,” diyerek gülümsedi.

İlk Civciv

Zeynep ve Ahmet, sabırsızlıkla kuluçka makinesinin içine yumurtaları yerleştirdiler. İlk günler birer testti, biraz soğuk biraz sıcak, bir derece fazlası ya da eksisi. Ama bir şey vardı ki, Zeynep’in kalbinde biraz da olsa bir hisse benziyor, o da civcivlerin çıkacağını hissediyordu.

Bir sabah, sabah kahvesini içerken, Ahmet makinenin başında birkaç yumurtayı kontrol ediyordu. O an, Zeynep’in kalbi hızla atmaya başladı. Evet! Bir civciv çıkmıştı. Zeynep, “Bak, Ahmet! O kadar da zor değilmiş,” dedi gözleri parlayarak.

Ahmet, şaşkınlık içinde, ama bir yandan da gururla Zeynep’e bakıyordu. “Görüyorsun değil mi? Bazen sadece biraz sabır, biraz da sevgi gerekir.”

Sıcaklık, Sabır ve Umut

36 derecede civcivlerin çıkıp çıkmayacağı konusu aslında sadece bir örnekti. Ahmet ve Zeynep’in hikayesinde, sıcaklık kadar önemli olan şey, birbirlerine duydukları güven ve sevgi, sabırla beklemekti. İşin içine insan hikâyeleri girdiğinde, sayılar ve dereceler bazen geride kalır.

Sonuçta, 36 derece yeterli oldu. Ama belki de asıl önemli olan, Zeynep’in empatiyle yaklaşması, Ahmet’in çözüm odaklı bakış açısıyla birleşmesi, ve birlikte büyütmeye karar verdikleri bir hayalin peşinden gitmeleriydi.

Sizin Düşünceleriniz?

Bu hikâyeyi dinlerken, aklınıza hangi sorular geldi? Sizin de başınıza gelen benzer bir deneyim oldu mu? Kuluçka makineleri ve civcivler hakkında düşündüğünüzde, sıcaklık sadece teknik bir mesele mi yoksa duygusal bir süreç mi? Yorumlarda paylaşın, birlikte sohbet edelim!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

şişli escort
Sitemap
hiltonbet xsplash